ÖZET
Sonuç:
Serebral palsi etyolojisinde en fazla yer alan perinatal nedenlerin azaltılmasına dönük olarak, yenidoğan bakım merkezlerinin iyileştirilerek yaygınlaştırılması, riskli bebeklerin yakın takibi, tanı ve tedavinin erken yapılması gibi önlemler alınmalıdır. SP hastalarının çoğunluğunu spastik diplejik ve tetraplejik tip oluşturmakta ve bu hastalarda konuşma bozukluğu, zihinsel gerilik ve epilepsi gibi ek problemler daha fazla görülmektedir. Bu da SP tedavisinin multidisipliner bir yaklaşımla sürdürülmesini gerekli kılmaktadır.
Bulgular:
Toplam 204 hasta ile çalışma analiz edildi. Olguların 86’sı kadın, 118’i erkekti. Yaş ve tanı yaşı ortalaması sırasıyla; 10,35 yıl, 14,5 ay idi. SP tiplerine göre dağılımı ise; spastik 167 (%81,8), diplejik 50 (%24,5), tetraplejik 93 (%45,6), hemiplejik 24 (%11,8) ve mikst 14 (%6,9) hastaydı. Olguların fonksiyonel düzeyleri, kaba motor fonksiyonel sınıflama sistemine göre evre 4 %26 ve manuel yetenek sınıflandırma sistemine göre evre 1 %27,5 ile ilk sıradaydı. Etyolojik risk faktörlerinden prematür doğum %41,1 ile en sık neden olup, asfiksi-zor doğum %25,4 ile ikinci sıradaydı. SP’lilerde görülen ek problemlerde ise konuşma bozukluğu %57,8, mental gerilik %44,6, epilepsi %32,3 ile en sık görülenlerdi. Hastaların %78,9’u daha önce fizyoterapi almış, %43,1’i ortez kullanmış ve %30,9’u kas iskelet sistemi operasyonu geçirmişti. Kullanılan ortezlerin ise %27,8’i ayak, ayak bilek orteziydi.
Yöntemler:
Merkezimize Temmuz 2015-Ağustos 2017 tarihleri arasında tedavi için başvuran 224 olgunun verileri retrospektif olarak incelendi. Bu veriler; hastaların yaş, cinsiyet, SP tipi, ek bozuklukları, aldıkları tedaviler gibi klinik ve demografik özellikleriydi.
Amaç:
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon merkezine başvuran serebral palsili (SP) hastaların demografik ve klinik özelliklerinin tanımlanması ve hekimler ile terapistlerin bu konudaki farkındalıklarının artırılması amacıyla yapılmıştır.