ÖZET
Amaç:
Sentinel nod ve okült lezyon lokalizasyonu (SNOLL), radyonüklid okült lezyon lokalizasyonu ve sentinel lenf nodu biyopsisinin (SLNB) birlikte kullanıldığı tekniktir. Çalışmamızda SNOLL işleminin başarısının yanı sıra palpe edilemeyen meme lezyonlarında cerrahi sınır pozitifliği ve tekrar girişim açısından intraoperative dondurulmuş patoloji gerekliliği ve yararlılığını da araştırdık.
Yöntemler:
Çalışma 2006-2016 yılları arasında tek merkezde genel cerrahi kliniğimizde yapılmıştır. Palpe edilemeyen meme lezyonu olan aksillası negatif 83 hastanın kayıtları kullanılmıştır. Cerrahiden önce tüm hastalara peritümoral ve aksilla bölgesinde subdermal radyonüklid enjekte edilmiştir. Tüm hastalara SNOLL prosedürünü takiben gama prob yardımı ile meme koruyucu cerrahi ve SLNB uygulanmıştır.
Bulgular:
Seksen üç hastanın 78’inde malignite tespit edilmiştir. İntraoperatif dondurulmuş incelemede 35 (%44,9) hastada cerrahi sınır negatif, 17 hastada (%21,7) yakın cerrahi sınır ve 26 (%33,3) hastada cerrahi sınır pozitif olarak gelmiştir. Son iki gruptaki hastalara intraoperatif tümör reeksizyonu yapılmıştır. Nihai paraffin incelemede 7 (%9) hastada cerrahi sınır pozitifliği tespit edilmiştir. Sentinel lenf nodları (SLN)’ler 78 hastanın 77’sinde (%98,7) başarı ile tespit edilebilmiştir. Tek operasyon ile tedavi edilen hastalarda SNOLL prosedürünün genel başarısı %88,5’tir (69/78). İntraoperatif reeksizyon hastaların sadece üçünde (%3,8) fayda sağlamıştır.
Sonuç:
SNOLL; palpe edilemeyen meme kanserlerinde ve SLN’lerin lokalizasyonunda kolay uygulanabilen, basit ve zaman kazandırıcı bir yöntemdir. Ancak dondurulmuş inceleme ile cerrahi sınır değerlendirmesinin yöntemin başarısına olan katkısı sınırlıdır.