ÖZET
Amaç:
Meme kanseri erken tanısında, serum biyomarker düzeyleri kullanımı sınırlı kalmaktadır. Metabolizması tam olarak bilinmese de, hipoadiponektinemi ile artmış insülin direnci ve tip II diyabet riski arasında ilişkili olduğu gösterilmiştir. Bu çalışmada, serum adiponektin düzeylerinin antropometrik ölçümler ve diğer laboratuvar bulgularıyla birlikte meme kanseri tanısındaki klinik yararını araştırmayı amaçladık
Sonuç:
Aynı zamanda, 4,46 mg/L altındaki serum adiponektin düzeyleri, postmenopozal meme kanserine spesifite göstermektedir (eğri altındaki alan =%70). Ancak, Cerb-B2 ekspresyonu adiponektin ile korele bulunmamıştır. Bu sonuçlara göre, daha çok örnekle özellikle postmenopozal grupta yapılacak çalışmalar, adiponektinin erken tanıda daha yüksek hassasiyete sahip olduğunu ortaya çıkarabilir ve bu amaçla kullanılmasını destekleyecek sonuçlar verebilir.
Bulgular:
Sonuçlarda, meme kanseri hastalarının adiponektin ve HOMA-IR düzeyleri ile kontrol grubununkiler arasında anlamlı fark görülmüştür. Ayrıca postmenopozal hastaların serum adiponektin düzeyleri kontrollere göre anlamlı düşük bulunmuştur (p=0,03).
Yöntemler:
Çalışmamızda 22-82 yaş arası kadınlarda meme kanseri hastası (N=59) ve kontrol grubunu oluşturan sağlıklı bireylerden (N=47) alınan kan örneklerinde adiponektin, lipidler, açlık kan şekeri ve insülin düzeyleri ölçüldü ve insülin direnci için homeostatik model değerlendirmesi (HOMA-IR), vücut kitle indeksi hesaplandı. Histopatolojik veriler hasta dosyalarından elde edildi. Anamnez, folikül uyarıcı hormon ve luteinleştirici hormon düzeylerine göre hastalar premenapoz ve postmenapoz olarak sınıflandırıldı.