Oral Anti-diyabetik (Sülfonilüre, Metformin) ya da İnsülin ile Tedavi Edilen Tip 2 Diabetes Mellituslu Hastalarda Reseptör Aktivatör Nükleer Kappa-B Ligandı, Osteoprotegerin Düzeylerinin Kemik Dokusu Yönünden İncelenmesi
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Orijinal Araştırma
P: 130-136
Mart 2019

Oral Anti-diyabetik (Sülfonilüre, Metformin) ya da İnsülin ile Tedavi Edilen Tip 2 Diabetes Mellituslu Hastalarda Reseptör Aktivatör Nükleer Kappa-B Ligandı, Osteoprotegerin Düzeylerinin Kemik Dokusu Yönünden İncelenmesi

İstanbul Med J 2019;20(2):130-136
1. İstanbul Haseki Training and Research Hospital, Clinic of Medical Biochemistry Laboratory, İstanbul, Turkey
2. İstanbul Haseki Training and Research Hospital, Clinic of Internal Medicine, İstanbul, Turkey
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
Alındığı Tarih: 23.07.2018
Kabul Tarihi: 07.11.2018
Yayın Tarihi: 11.04.2019
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

ÖZET

Amaç:

Tip 2 diabetes mellitusun kemik sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini, tedaviye bağlı olarak hastalığın ağırlığı ile olan ilişkisini değerlendirmek için reseptör aktivatör nükleer kappa-B ligandı (RANKL) ile birlikte osteoprotegerin (OPG) düzeylerini araştırdık. Ayrıca hemoglobin A1c (HbA1c), paratiroid hormon (PTH), kemik spesifik alkalen fosfataz (BAP) düzeylerinin hem RANKL hem de OPG düzeyleri ile ilişkisini değerlendirmektir.

Yöntemler:

Çalışma grubunu 19 gönüllüden (15 kadın, 4 erkek), hasta grubunu ise 65 tip 2 diabetes mellituslu (49 kadın, 16 erkek) hasta oluşturdu. Uygulanan tedavi ile hastalık ağırlığı arasındaki ilişkiyi değerlendirebilmek için hasta grubu oral anti diyabetik alan (sülfonilüre, metformin) ya da insülin kullananlar olmak üzere iki alt gruba ayrılarak glikoz, kalsiyum, fosfor, HbA1c, BAP, PTH, RANKL, OPG düzeyleri karşılaştırıldı.

Bulgular:

Kan glikozun insülinle düzenlenen tip 2 diabetes mellituslu hastaların hem RANKL hem de OPG düzeyleri kontrol grubuna göre anlamlı derecede yüksekti (sırasıyla; p=0,008, p=0,033). Ancak OAD grubu her iki parametre için de farklı değildi (sırasıyla; p=0,1, p=0,46). Gruplar arasında PTH ve BAP değerleri açısından anlamlı fark yoktu (sırasıyla; p=0,97, p=0,66).

Sonuç:

RANKL ile OPG düzeylerinin, glisemik kontrol bozukluğu olan hastalarda daha yüksek olduğunu, hastalık şiddetinin birer göstergesi olabileceğini düşünüyoruz.

2024 ©️ Galenos Publishing House