ÖZET
Koroid pleksus epitelinden gelişen intraventriküler papiller neoplazilere koroid pleksus tümörleri (KPT) denir. Çocuk hastalarda KPT’de en sık görülen bulgular nöbetler, subaraknoid kanama, fokal nörolojik defisit ve hidrosefali ile artan kafa içi basıncın belirtileridir. Öncesinde sağlıklı olduğu öğrenilen 4,5 aylık kız hasta, son 2 gündür olan beslenme azlığı, bir kez kusma ve sonrasında gelişen uykuya meyil şikayeti ile çocuk acil servisimize başvurdu. Hasta pediatri yoğun bakım ünitesine yatırılıp ön planda beslenememeye bağlı dehidratasyon düşünülerek serum fizyolojik yükleme tedavisi başlandı. Yapılan tetkiklerde dehidratasyona ait patoloji gözlenmemesi üzerine olası kraniyal patolojiler açısından çekilen bilgisayarlı beyin tomografisinde bilateral lateral ventriküler çaplarının normale göre artmış olduğu görüldü. Bunun üzerine çekilen manyetik rezonans görüntüleme sonuçları neticesinde hastaya koroid pleksus papillomu tanısı konuldu. Şant takıldıktan sonra hastanın bilinci açıldı, ileri dönemde elektif şartlarda operasyon planlandı. Beslenme azlığı ve uykuya meyil şikayetinin çocuk acil servisine en sık başvurulardandır ve bu semptomlar genellikle dehidratasyona bağlıdır. Sıvı yükleme tedavilerine yanıt vermeyen, laboratuvar ve vital bulguları stabil olan hastalarda mutlaka kraniyal patolojiler düşünülmelidir. Bizim hastamızda olduğu gibi koroid pleksus papillomu tanısı konulan hastaların klinik durumu değerlendirilerek öncelikle hastalara şant takılması gereklidir. Sonrasında etki ve klinik duruma göre cerrahi tedavinin ne zaman yapılacağına karar verilmelidir.