ÖZET
Amaç:
Son yıllarda birçok merkezde gastrointestinal sistem endoskopik işlemleri sedo-analjezi ile yapılmaktadır. Çalışmamızda bir eğitim ve araştırma hastanesinin endoskopi ünitesinde bir yıllık süreçte ameliyathane dışı anestezi (ADA) uygulamalarına ait deneyimlerimizin retrospektif analizlerini sunmayı amaçladık.
Yöntemler:
01.01.2018 ve 31.12.2018 tarihleri arasında endoskopi ünitesindeki ADA uygulamalarımızı geriye dönük araştırdık. ADA uyguladığımız 18.291 hastanın cinsiyetleri, yaşları, American Society of Anesthesiologist (ASA) skorları, yapılan girişimleri, uygulanan anestezi ilaçları ve komplikasyonları hasta dosyalarından geriye dönük incelendi.
Bulgular:
Olguların cinsiyet dağılımı erkek/kadın 8.602 (%47,03)/9.689 (%52,97), yaş ortalamaları 58,75±13,75 yıl, yaş dağılımı 16-92 yaş arasındaydı. ASA sınıflaması ASA I 10.467 (%57,22), ASA II 6.936 (%37,92), ASA III 876 (%4,79), ASA IV 12 (%0,07) hasta şeklindeydi. En sık 9481 (%51,84) olguyla gastroskopi işlemi yapılmış olup bunu 5.596 (%30,60) olgu ile kolonoskopi işleminin takip ettiği görüldü. Olguların 8.046’sına (%43,99) midazolam + meperidin kombinasyonu, 9.782’sine (%53,48) propofol + midazolam + meperidin kombinasyonu ve 463’üne (%2,53) sadece midazolam sedasyonu uygulandığı tespit edildi. Hipertansiyonu olan bir hastada endoskopik retrograd kolanjiyopankreatografi işlemi sırasında pnömotoraks gelişmesi dışında major bir komplikasyonla karşılaşılmadı. Minör komplikasyonlardan en sık 559 (%3,05) olgu ile desatürasyon görüldüğü tespit edildi.
Sonuç:
Endoskopi üniteleri sirkülasyonun hızlı olduğu ameliyathane dışı ünitelerdir. Bu ünitelerde girişimsel işlemler sırasında hastalara verilen sedasyon; işlemi kolaylaştırmakta, hem hasta güvenliğini ve memnuniyetini hem de hekim konforunu artırmaktadır. Kliniğimizde kullanılan sedo-analjezi protokollerinin yapılan çalışmalarla karşılaştırıldığında komplikasyon oranlarının benzer olduğunu gördük.