ÖZET
Sonuç:
Pilonidal sinüs hastalığının cerrahi tedavisinde modifiye Limberg flep tekniğinin uygulanması güvenilir bir yöntemdir. Bu konuda kontrolü randomize çalışmalara ihtiyaç vardır.
Bulgular:
Çalışmamızda 100 hastanın 13’ü kadın 87’si erkekti. Her iki gruptada şikayetler ve nüks oranları arasında anlamlı fark saptanmadı. Ancak, yara yeri ayrışmasının görülme oranları Limberg flepte modifiye Limberg flebe oranla iki kat daha fazla olduğu gözlendi. Bu çalışmada uygulanan modifiye Limberg flep yönteminin elimizdeki en iyi tedavi şekillerinden bir tanesi olan Limberg flep yöntemi arasında anlamlı bir fark olmadığı saptandı. Ancak, istatistiksel olarak anlamlı olmasa da yara yeri ayrışması oranlarını daha aşağılara çektiğini gördük.
Gereç ve Yöntem:
Bu çalışmada, 2007 - 2009 yılları arasında cerrahi polikliniğine başvuran ve kronik pilonidal sinüs hastalığı tanısı konan olgular üzerinde prospektif randomize klinik çalışma planlandı. Olgular iki gruba ayrıldı. Birinci gruptaki olgulara tedavide rhomboid sinüs eksizyonu ve Limberg flep yöntemi uygulandı (Grup A, n=50). İkinci gruptaki olgulara rhomboid sinüs eksizyonu ve insizyon hattını orta hattın uzaklaştırılan modifiye Limberg flep yöntemi uygulandı (Grup B, n=50). Sonuçlar karşılaştırıldı.
Amaç:
Pilonidal sinüs, sakrokoksigeal bölgede en sık rastlanan hastalıktır. Bu prospektif çalışmada, iki farklı cerrahi tedavi yöntemi uygulanan pilonidal sinüslü olguların takip sonuçları sunuldu.