Humerus İntramedüller Çivi İçten Kilitleme Sistemi ile Standart Eksternal Kilitleme Sisteminin Karşılaştırılması
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Orijinal Araştırma
P: 250-256
Kasım 2021

Humerus İntramedüller Çivi İçten Kilitleme Sistemi ile Standart Eksternal Kilitleme Sisteminin Karşılaştırılması

İstanbul Med J 2021;22(4):250-256
1. University of Health Sciences Turkey, İstanbul Training and Research Hospital, Clinic of Orthopedics and Traumatology, İstanbul, Turkey
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
Alındığı Tarih: 20.06.2021
Kabul Tarihi: 18.07.2021
Yayın Tarihi: 22.11.2021
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

ÖZET

Amaç:

Bu çalışmada humerus intramedüller çivilerinin distal kilitleme aşamasında standart kullanılan “Serbest El Distal Kilitleme” (SEDK) yöntemi ile yeni bir çivi modelinde geliştirilen “İçten Dışa Distal Kilitleme” (İDDK) yönteminin karşılaştırılması amaçlanmıştır.

Yöntemler:

Kliniğimizde humerus diafiz kırığı nedeniyle intramedüller çivi ameliyatı yapılan 51 hasta çalışmaya dahil edildi. Bu hastaların 24’ünde SEDK yapılan Trigen Humerus çivisi (Smith ve Nephew, Memphis, ABD), 27’sinde ise İDDK yapılan InSafeLock Humerus çivisi (TST, İstanbul, Türkiye) kullanıldı. Humerus kırıklarında kullanılan bu iki farklı çivi ve kilitleme tekniğinin; ameliyat süresi, radyasyon maruziyeti süresi ve fonksiyonel/radyolojik sonuçlar üzerine etkisi incelendi.

Bulgular:

Çalışmaya dahil edilen 51 hastanın (28 erkek ve 23 kadın; ortalama yaş: 41,8 yıl) takip süresi ortalama 34,6 ay (dağılım: 9-76) idi. AO sınıflamasına göre kırıkların 24’ü tip A, 17’si tip B ve 10’u tip C olarak değerlendirildi. Tüm olgular genel olarak değerlendirildiğinde ameliyat süresi ve radyasyona maruziyet süreleri arasında pozitif yönde korelasyon olduğu saptandı (r=0,855; p<0,01). Ameliyat süresi uzadıkça ionize radyasyona maruziyetinin arttığı görüldü. İki grup karşılaştırıldığında; IODL olgu grubunda SEDK olgu grubuna kıyasla ameliyat süresinin 24,9 dakika (81,6 min vs 106,5 min), radyasyona maruziyet süresinin 28,8 saniye (17,7 sn vs. 41,5 sn) kısaldığı tespit edildi (p<0,05). Fonksiyonel sonuçlar değerlendirildiğine; her iki grupta birbirine yakın ve tatminkar Constant skorlamaları (94,3 vs 93,3) elde edildi (p>0,05). SEDK grubundaki bir olgu hariç tüm hastalarda tam kaynama elde edildi. İDDK grubundan dört olguda, SEDK grubunda ise beş olguda semptomatik biceps tendinopati bulguları görüldü. İDDK grubunda iki olguda endopinin distal uçunun bulunduğu triceps olekranon insersiosunda impingement tarzında lokal ağrı ve hassasiyet tespit edildi.

Sonuç:

Distal kilitleme, humerus çivi ameliyatlarının en sorunlu aşamalarındandır. Dış kılavuzlar proksimal kilitleme sorununu çözebilirken, distal kilitlemede yetersiz kalmaktadır. Bundan dolayı distal kilitlemede freehand tekniği daha çok tercih edilmektedir. Bu da ameliyat süresinin uzaması ve aşırı ionize radyasyona maruziyet gibi problemlere neden olmaktadır. Endopin ile İDDK yapılan humerus çivisinde ameliyat süresinin kısaldığı ve iyoize radyasyona maruziyetin önemli ölçüde azaldığı görülmektedir. Ayrıca distal kilitleme için ek bir insizyonun gerektirmemesi, olası nörovasküler yaralanmaların ve insizyona bağlı yara komplikasyolarının önlenmesinde fayda sağlayacaktır.

2024 ©️ Galenos Publishing House